top of page

kİTAPLAR

Anchor 1
Pantelis - Kâzım Altan
121212.jpg

Kitap Hakkında

Geçmişteki kırgınlıkların, kırılmaların ve anıların bıraktığı derin izlerin kalıcılığını anlatan Pantelis, okuyucunun içine işleyen üç öyküden oluşuyor. Panteli, Patryk ve Gillianne… Üç yaralı ve kırılmış zihin bir kitapta buluşuyor. Dolaylı ya da doğrudan birbirlerini anımsatan bu karakterlerin İngiltere’de yaşadıkları zorlu zamanları, yalnızlıkları, kendini ifade etmekteki güçlükleri; göçmenliğin verdiği içe kapanıklık, çok çalışma ve az harcama dürtüsüyle birleşiyor ve yaşlılığa kadar uzanıyor.

Hastane koridorlarında gençken başlayan, farklı coğrafyalardan geçip hastalıklardan bir türlü vazgeçemeyen Panteli ve Gillianne’nin hikâyesi; Londra’dan Kıbrıs’a ve tekrar Londra’ya uzanırken aynı zamanda Kıbrıs’ın renkli kültürünü de okuyucuya duyuruyor. Hayatı bol bol tutku, çaba ve emek barındıran Panteli’nin; kırılgan, zarif, çalışkan Gillianne’nin; tutumlu, azimli, anlaşılmaz Patryk’in hikâyeleri Kâzım Altan’ın kendine özgü kaleminden Pantelis ile okuyucunun beğenisine sunuluyor.

Anchor 2
İthal Gelinler - Pelin Markirt

Kitap Hakkında

“Evlilik kumar gibidir” derler, öyleyse yurtdışına gelin gitmek “Rus ruleti oynamak” değildir de nedir?

İthal Gelinler’de, 2000’li yılların başlarında Adıyaman’ın Kara Dantel Sokağı’ndan mutlu bir gelecek umuduyla evlenip yurtdışına giden genç kızların başından geçenler kahramanlarının ağzından aktarılıyor.

Yedi kadın, yedi dünya, yedi coğrafya…

Yeni başlangıçlar!

Göçmen yazar Pelin Markirt tarafından, tek başına geçirdiği üç aylık karantina sürecinde kaleme alınan bu kitap, kadınlığın ve göçmenliğin temel sorunlarını iç içe geçmiş akıcı hikâyelerle sunuyor okuyucuya.

Markirt, evlilik nedeniyle başka ülkelere göç eden kadınlarda öne çıkan çaresizlik, öfke, umut, özlem gibi duygu durumlarını sinematografik bir dille anlatıyor İthal Gelinler’de.

1111.jpg
Anchor 3
Timur-Ozturk-Unutmadiklarim-1.png
40 Yılın Hikâyesi - Timur Öztürk

Kitap Hakkında

  Bu kitap, Timur Öztürk’ün 40 yılı aşan gazetecilik serüveninde biriktirdiği anıların bir derlemesi niteliğini taşıyor. Bu anılar sayesinde okuyucu; 1980’li yılların Kıbrıs’ından İngiltere’sine, oradan da 1990’lı yılların Türkiye’sine uzanan yolculuklara çıkarken aynı zamanda Türkiye’nin yakın tarihine ilişkin bir hafıza tazelemesi de yapıyor. Uğur Mumcu’dan Ahmet Kaya’ya, Asil Nadir’den Mehmet Ali Ağca’ya kadar dönemin pek çok tanıdık siması da bu yolculukta okuyucuya eşlik ediyor.

    40 Yılın Hikâyesi, Unutamadıklarım bir anı kitabından ziyade Türkiye’nin yakın tarihinin bir panoraması olarak değerlendirilebilir…

Kitap Hakkında

2018 Kurban Bayramı’nın birinci günü, Rize’nin İyidere ilçesinde hayvan pazarından kaçan isimsiz bir boğa, Karadeniz’in azgın sularına atlayarak kaçtı. Sahibi ondan umudu kesmişti. Kaçak boğa bayramın dördüncü günü, 23 kilometre uzaklıktaki Trabzon’un Sürmene ilçesi sahilinden çıktı.

Ekranlarda haber konusu olunca Haluk Levent peşine düştü. Bu isimsiz, asi ve cesur ruhu sahiplendi. Artık onun bir adı vardı: Kahraman Ferdinand.

Ve ne olursa olsun Ferdinand kesilmeyecekti.

O artık İzmir’de. Güneşi bol bir çiftlikte, kasabın bıçağından muaf bir hayat sürmekte.

Biz 22 yazar, bu kitaptaki öykülerimizi Kahraman Ferdinand’ın gıyabında; doğaya, özgürlüğe ve barışa ithaf ediyoruz.

                  Kahraman Ferdinand 
Derleyenler İnci Gürbüzatik Dursaliye Şahan
99.jpg
Çapa 1

Kitap Hakkında

Bir yeri terk ettiğimizde acılarımızı geride bırakır mıyız? Yoksa acılarımız da peşimiz sıra bizimle gelir mi? F.Gül Özen, Parçalanma‘da, Türkiye’den Almanya’ya, Naime’den Naomi’ye uzanan yolculukta göçmen bir kadının geçmişiyle bugünü arasında gidip gelirken yaşadığı ruhsal parçalanmayı ele alıyor.

Romanda, Almanya’da kendisine bir hayat kurmaya çalışan Naomi’nin günden güne gerçeklikle ilişkisini yitirmesinin ve bir suç sarmalına kapılmasının hikâyesini okurken, farklı göçmen kimliklerinin hayata tutunma çabalarına da tanıklık ediyoruz.

“Ölümcül ihtimaller durmadan seslenirken” Özen; annesi intihar etmiş, babasını ise hiç tanımamış bir kadının dramını, derin psikolojik çözümlemeler, akıcı bir üslup ve sıra dışı bir kurguyla okuyucuya aktarıyor.

Tuncay Bilecen, Editör

Yayın Tarihi:21.08.2023

ISBN:9786057448088

Dil:TÜRKÇE

Sayfa Sayısı:172

Boyut:13 x 20 cm

Parçalanma - Schadenfreude
F.Gül Özen
parçalanma web jpeg.jpeg
Çapa 9
  Kanatlarım Kül 
Burcu Aslan
kanatlarım kül.jpg

Birimiz diğerinden nefret etmeden önceydi hepsi…

Kalbimi kanatmadan, aklımı yüreğinle uçuruma itmeden az önce.

Kırdığın yerlerden kanıyorum,

aynı yerlerden tanıyorum bu hikâyeyi…

Burcu Aslan

İstanbul’da doğdu. Küçük yaşlardan itibaren sanata olan ilgisi geleceğini de şekillendirdi. SAÜ Devlet Konservatuvarı Halk Dansları mezunu. Profesyonel dansçılık, oyunculuk, performans sanatçılığı gibi çeşitli alanlarda başarılı işlere imza attı. Şiir ve denemeler yazdıktan sonra kendi şarkılarının sözlerini de yazmaya başladı. Duygularını en rahat ifade edebildiği sanat dallarından biri olan şiir hep vazgeçilmezi oldu. Sanatın birçok dalında çalışmalarına devam ediyor. Kanatlarım Kül, şairin ilk şiir kitabı. 

Çapa 5
Çapa 6
  BİR BARMENİN ANILARI
Ahmet Sapaz
2.png

Kitap hakkında

Oxford & Cambridge Centilmenler Kulübü’nde 38 Yıl, Bir Barmenin Anıları‘nda, Ahmet Sapaz’ın 14 Şubat 1976’da Centilmenler Kulübü’nde barmen olarak işe başlamasından, 28 Şubat 2014’te emekliye ayrılmasına kadar geçen 38 yıllık süre boyunca tuttuğu günlükler yer alıyor.

Bu günlüklerde Sapaz, Londra’nın merkezi St. James’te yer alan ve sadece Oxford & Cambridge üniversitesi mezunu üyelerin girebildiği Kulüp’te yaşadıklarına yer veriyor. Sapaz’ın günlükleri, kişisel bir hayat hikâyesinin çok ötesine uzanarak içinde bulunduğu dönemin sosyo-ekonomik ve siyasal koşullarına ilişkin de zengin gözlemler içeriyor. Böylece okuyucu, Prenses Diana’nın ölümünden, 11 Eylül 2001 terör saldırılarına kadar bu dönemde yaşanmış sayısız olayın Centilmenler Kulübü’nde nasıl yankılandığını da öğrenme fırsatı buluyor.

Centilmenler Kulübü, aynı zamanda İngiltere ve dünya siyasetine damga vurmuş önemli kişiliklerin de uğrak yeri olduğu için günlüklerde dönemin siyasî çekişmelerinin arka planı, Kulüp üyelerinin birbirleriyle gerilimli ilişkileri ve kapalı kapılar ardında dönen dedikodular da bolca yer ediyor. Bu bakımdan kitap, geleneksel İngiliz nezaketi ve siyasetinin görünmeyen yönüne ilişkin birçok ilginç detay barındırıyor.

Hüzünlü, komik, tuhaf kısaca insana dair pek çok hikâyenin yer aldığı Oxford & Cambridge Centilmenler Kulübü’nde 38 Yıl, Bir Barmenin Anıları, sürükleyici bir anı kitabı olarak da okunabilir.

Tuncay Bilecen, Editör

Yayın Tarihi:16.03.2023

ISBN:9786057448064

Dil:TÜRKÇE

Sayfa Sayısı:392

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:13 x 20 cm

  Geçmişten Günümüze Velimeşe
Zeki Güler
4.png

Kitap hakkında

Geçmişten Günümüze Velimeşe kitabında, 93 Harbi’yle Bulgaristan’ın Tırnova bölgesinden yola çıkan göçmenlerin Trakya’nın bu bereketli ovasını kendilerine yurt edinmelerinden bu yana geçen yaklaşık 150 yılın hikâyesi anlatılıyor. Arşiv belgeleri ve sözlü tarih çalışmalarının tanıklarına dayanan ve onlarca belge ve görselin eşlik ettiği kitapta atalarımızın Rumeli’den Trakya’ya taşıdıkları renkli kültürün burada nasıl özgün ve zengin bir sosyo-kültürel yapıya dönüştüğü birçok boyutuyla ele alınıyor. Bu özgünlük içinde eski çocuk oyunlarından düğün eğlencelerine cemiyet hayatı, Kolada gecesinden aşure hırsızlığına geleneksel ritüeller, çeşmelerden pınarlara tarihi mekânlar, bozadan karpuz pekmezine, kabak pidesinden keşkeğe eşsiz Velimeşe lezzetleri bir bir yerini alırken, beldenin tarihine damgasını vurmuş önemli tarihi kişilikler ve yurt savunmasında canını vermiş Velimeşe evlatları da unutulmuyor.
Zeki Güler, Geçmişten Günümüze Velimeşe’de Trakya’nın bu köklü yerleşim yerinin tarihine, gündelik yaşam pratiklerine, gelenek ve göreneklerine ilişkin kapsamlı bir başvuru kaynağını okuyucuyla buluşturuyor. Kitap her ne kadar Velimeşe’ye odaklansa da anlatılanlar aslında bütün Rumeli göçmenlerinin yaşamından ortak izler taşıyor.

Yayın Tarihi:16.03.2023

ISBN:9786057448057

Dil:TÜRKÇE

Sayfa Sayısı:178

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:16 x 23 cm

Çapa 7
  Londra Notları
Müge Çetinkaya
müge.jpg

Kitap hakkında

Bazı yazarlar vardır, kitaplarını okurken karakterleri gibi yaşamak istersiniz: Murakami’ninkiler gibi bira içmek, Sait Faik’inkiler gibi çay bardağına rakı doldurmak… Çetinkaya ile Londra sokaklarını keşfetmek isteyeceksiniz.

Müge Çetinkaya, Londra’da geçirdiği yirmi dört yılın kültürel ve profesyonel birikimlerini, pandemi döneminde yazdığı satırlarla bize aktarıyor. Bu dönemde kendisine hayat enerjisini veren, merakını uyandıran şeyleri geçmişten geleceğe bağ kuran geçişlerle anlatıyor. Böylece onunla filmler, kitaplar, müzeler, tarihi mekânlar içinde yolculuk yapıyor, arada bir gündelik hayatına misafir oluyorsunuz.

Çetinkaya, bir kalemde yazılmış hissi veren ince elenip sık dokunmuş diliyle adeta sizi kucaklıyor ve hayatın en sıradan sandığınız anlarından zevk almaya yüreklendiriyor.

Yazmak isteyen ama yazamayan, hayatta değişik anlamlar arayan, Londra’yı merak eden ve kendi kendine yetmek isteyen herkesin okuması gereken bir kitap. Bitirir bitirmez, ikinci bölümü var mı, diye Google’yacaksınız.

Ece Özdemiroğlu

Yayın Tarihi:06.07.2023

ISBN:9786057448071

Dil:TÜRKÇE

Sayfa Sayısı:296

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:13 x 20 cm

Çapa 8
Asylum, Well Met Istanbul, Well Met London –
Gülsüm ÖZ
web görseli.jpeg

Kitap hakkında

“A story of migration from Poland to İstanbul and from Istanbul to London.”

My novel is based on the memories of my Jewish neighbour in London’s Sloane Square district. Knowing him inspired me to examine the social and emotional consequences around a love story between two young people from different ethnic backgrounds. The story I have woven starts in Istanbul takes the reader on a trip to London and back again. In it, the daughters of a wealthy Jewish family of Bourgeois origin go out on a picnic and never return to Pera Palace Hotel, where they lodged. Rosa and Lizet, best friends of these two young girls, look for them everywhere to no avail. Their family presumed they were killed by SS officers. When Rosa’s painful life ends, she entrusts her only son and a diary full of secrets to her sister, Lizet. Rosa’s son Cem Michel and Aysegul are in love. While conservative Lizet puts up a fierce opposition, Cem Michel struggles to maintain his relationship with Aysegul. Love and the endless suffering of war and genocide will continue to occupy writers and the film industry forever more.

Yayın Tarihi:21.08.2023

ISBN:9786057448095

Dil: İngilizce

Sayfa Sayısı: 336

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:13 x 20 cm

Kitap hakkında

“A story of migration from Poland to İstanbul and from Istanbul to London.”

My novel is based on the memories of my Jewish neighbour in London’s Sloane Square district. Knowing him inspired me to examine the social and emotional consequences around a love story between two young people from different ethnic backgrounds. The story I have woven starts in Istanbul takes the reader on a trip to London and back again. In it, the daughters of a wealthy Jewish family of Bourgeois origin go out on a picnic and never return to Pera Palace Hotel, where they lodged. Rosa and Lizet, best friends of these two young girls, look for them everywhere to no avail. Their family presumed they were killed by SS officers. When Rosa’s painful life ends, she entrusts her only son and a diary full of secrets to her sister, Lizet. Rosa’s son Cem Michel and Aysegul are in love. While conservative Lizet puts up a fierce opposition, Cem Michel struggles to maintain his relationship with Aysegul. Love and the endless suffering of war and genocide will continue to occupy writers and the film industry forever more.

Yayın Tarihi:21.08.2023

ISBN:9786057448095

Dil: İngilizce

Sayfa Sayısı: 336

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:13 x 20 cm

Çapa 8
Herkes Büyür Elbette–
Sultan KARATAŞ
1.jpeg

Kitap hakkında

Herkes Büyür Elbette; anlatı, anı, öykü, gezi yazısı ve şiirlerin harmanlandığı bir yolculuk kitabı… “Yolculuk” ifadesi burada somut anlamıyla da bir metafor olarak da kullanılabilir; çünkü hem yazarın yıllar önce terk etmek zorunda kaldığı yurduna yaptığı ziyaretlere, gezip gördüğü yerlere ilişkin gözlemlerine hem de kendi içinde geçmişine doğru yaptığı yolculukta zihninde canlanan hatıralarına tanıklık ediyoruz bu kitapta. Böylece bir yandan tam da pandemi döneminde tarihi Diyarbakır, Mardin, Urfa sokaklarında edebiyatla yoğrulan bir yolculuğa çıkarken bir yandan da 70’li yılların İstanbul’una, yoksul gecekondu mahallelerine ve oradaki sımsıcak dostluklara uzanıyoruz.

“Adı hayat işte; geçiyor gerçekle düş arasında, hikâyeler yazmak gerek, unutmamak, unutulmamak adına” diyor Sultan Karataş. Herkes Büyür Elbette’de gerçekle düş arasında şiirli bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Yayın Tarihi:16.01.2024

ISBN:9786259873305

Dil:Türkçe

Sayfa Sayısı: 190

Cilt Tipi:Karton Kapak

Kağıt Cinsi:Kitap Kağıdı

Boyut:13 x 20 cm

Çapa 10
bottom of page